Sağlık
önemliymiş cidden, zaten sağ isminden gelmiyor mu? Kime sağ denir? Canlı olana,
canı olana.
Canımız bizim
için en önemli unsur olduğuna göre, sağlığımıza da bakmalıyız.
Şimdi şişman
bir teyze ve şişman bir amca düşünün lütfen. Canlandırın gözünüzün önünde.
Ne gibi
farklılıkları var?
Bunu ilk düşündüğümde,
gözüme ilk çarpan fark göbek yapılarıydı.
Nörolojiden az
çok bildiğim kadarıyla kadınla erkeklerin beyin yapıları da farklı. Bunun
esprili örneklerini sık sık Facebookta görüyoruz, değil mi?
Peki beyin
yapısıyla kilo arasında bağ olabilir mi?
Yasalar ve
etik, benim insan beynini açıp da incelememe izin vermeyecek, ama o saklı beyin
faaliyetleri üzerinden kilo ile bağ kurabilir miyim diye bir merak sardı bu
kez.
Başladım
eşleşme çalışmalarına. Açıkçası çok zorlandım, ama sonunda birkaç bulguya
ulaştım, basenler, sadece bel büyümesi, sadece baş bölgesinde kilo almak, vücut
genelinde her bölgede kilo almak…
Peki zar zor
öğreniyorum da ne olacak? Teorik psikolojide kalmak kimseye fayda getirmiyor.
Ben de bu
bulguları koçlukla işlemeye karar verdim. Mesela danışanlarımdan bir hanım,
kilo vermek için bir sürü yol denemiş, ama hiç birinin işe yaramadığını
söylemişti. Kilodan bağımsız konularda konuşuyorduk koçluk sırasında ve
sıradışı bir bakış açısı çıkmıştı ortaya!
Kendisi çok
tatlı, çok cana yakın bir hanımdı. Kiloları olmasa çok daha çekici olacağı
kesindi.
Birden beden
dilinde bir sır fark ettim, bilerek ya da bilmeyerek bir şey saklıyordu. Evet,
evet, sorgularken fark ettik ki bir şey saklıyordu gerçekten; kendini. Peki ama
sempatikliği, güzelliği anılınca neden sakladı kendini?
Merak ettim ve biraz daha deştim. Ortaya çıkan şuydu ki, kilolarıyla yaptığı da buymuş; kendini saklamak. Çünkü çocukken çok tatlı bir kızmış ve bir yakını taciz etmiş.
Merak ettim ve biraz daha deştim. Ortaya çıkan şuydu ki, kilolarıyla yaptığı da buymuş; kendini saklamak. Çünkü çocukken çok tatlı bir kızmış ve bir yakını taciz etmiş.
Saçma gelse de
bilincinde öyle bir harita olmuş ki kilolarla kendini deforme ederse, kimsenin
taciz edemeyeceği yargısına ulaşmış. Kulağa mantıklı gelmese de, daha önce de
söylemiştim, zihnimiz mantıklı değildir, alakasız unsurları birleştirip kendi
kanunlarını oluşturabilir diye.
Birkaç uygulama
ile çözümledik ve farkındalık artışı sağladık. Çocukluğundaki tacizin acısı da
eridiği gibi, kiloları da çözülüyor.
Yaptığım şey
diyet koçluğundan farklıydı, çünkü tanıdığım diyet koçları, kişiye sağlıklı
beslenme ve sportif faaliyetler konusunda da danışmanlık yapıyor. Bunlar da
danışan için faydalı olabilecek şeyler, ancak hani herkes kendi yaptığının
gelişmiş olduğuna inanıyor ya…
Bu konuda
çalışanlara göre işin psikolojik boyutu büyük, ancak gözlediğim kadarıyla zaten
tamamı psikolojik.
En iyi bildiğim
konu psikoloji olduğuna göre, kozumu oraya oynuyorum ve kiloların eşleştiği
psikolojik kökleri çözüp yine sadece koçlukla kişinin kilolarını nasıl
erittiğini görüyorum.
Siz de eğer
fazla kilolardan şikayetçiyseniz sorgulayın kendinizi. Kitaplardan, seminerlerden
öğrendiğiniz sorgu tekniklerine başvurun. Psikolojik çözülmeyi yaptığınız anda
da kilo dediğiniz şeylerin çözülmeye başladığını göreceksiniz.
Naçizane önerim
bunu önce kendi başınıza denemeniz. Saçma gelse de deneyin!
Baktınız
olmuyor; motivasyonunuz yetersiz olabilir,
eksik adımlar atıyor olabilirsiniz, yoruluyor olabilirsiniz… O vakit benden
veya bu konularla da çalışan başka bir koçtan destek alabilirsiniz.
Mutlu günler,
Mustafa Emin Palaz
0 yorum: