Dünyadaki herkes gibi sizin de özgün bir hizmet misyonunuz var. Misyonunuzu bilmediğinizi ya da en azından misyonunuzun net olmadığını sanıp bunu iddia etseniz bile, misyonunuz kendini açığa vurmak için can atarak, içinizde sessizce bekliyor. Misyonunuzdan emin değilseniz ya da kendinizi içinizdeki gizli misyondan ilham alan bir lider olarak görmüyorsanız, aşağıdaki endişelerin muazzam potansiyelinizi engellemesine izin veriyor olabilirsiniz.
1. Manevi
bir otoritenin ahlak kurallarını yıkma endişesi
Çok anlamlı bulduğunuz için yapmak istediğiniz
ancak birtakım manevi otoritelerin hakkınızda ne düşüneceği endişesiyle
vazgeçtiğiniz bir şey oldu mu hiç? Belki de birinin ya da bir grup insanın,
yeterince "manevi” ya da ahlaklı olmadığınızı düşünmenize sebep olacak
şekilde hareket etmekten korktunuz? Ya da belki birtakım manevi otoriteler
tarafından reddedilmekten, bazı dini ve manevi liderler veya akımlar tarafından
dışlanmaktan çekindiniz? Kendi değerlerinizin gerçekliğini inkâr etmiş ve sözde
bir manevi otorite için onları ikinci plana atmış olabilirsiniz. Ya da belki
değerlerinizin gerektirdiği eylemlerde bulunmaktan kaçınmış olabilirsiniz.
Hatta kınanma, reddedilme veya dışlanma endişesiyle hiç harekete geçmemiş bile
olabilirsiniz.
Muhtemelen anne babalarınızın size öğrettiği
manevi kural göre -bu kurallar size ya da ailenize uygun olsa da olmasa da-
yaşıyorsunuz. Annesi, büyükannesi ve büyük büyükannesi öyle yaptığı için
hindinin bacağını kesen kadının hikâyesi aklıma geldi. Aile, sonunda büyük
büyükanneye neden hindiyi hep bu şekilde hazırladığını sorduğunda, onlara
fırını küçük olduğu için hindiyi bütün olarak fırına sığdıramadığını söylemiş.
Üç kuşak sonrasında bile, kocaman fırınlara
sahip olsalar da, nedenini asla sorgulamadıkları için hindinin bacağını keserek
fırına koyuyorlarmış.
Siz de o aile gibi, sorgulamaksızın veya kendi
özgün değerlerinize uyup uymadığını düşünmeksizin öğrendiğiniz dogmalar,
değerler ya da prensipler için kendinizi ikinci plana atıp atmadığınızı kendi
kendinize sorabilirsiniz. Pek çok dini geleneğin çok değerli fikirler,
prensipler ve öğretiler içerdiğini inkâr etmiyorum; sadece herhangi bir
geleneğe ait herhangi bir dogmatik fikre
körü körüne inanmak yerine, bu fikrin sizin için anlamlı ve doğru olup olmadığından emin olmanın
akıllıca olduğunu söylüyorum.
Tuhaftır ki bu dini öğretileri başlatan ilham
verici kişilerin pek çoğu ve onların değişen gelenekleri, kendilerini daha önceki
dini liderler veya öğreticilerden değersiz görmemişlerdi. Kendi özgün, ilham dolu ve bazı durumlarda
mistik vizyonlarına sahiplerdi ve bayrağı başkalarına devrettiler. Dini bir
geleneğin kurucusuna hayransanız, onlarda gördüğünüz şeyin içinizde olduğunu
anlamak için kendinize fırsat verin. Onların gölgelerinde yaşamak yerine,
başlattıkları işi devam ettirin ve körü körüne inanmadan önce her şeyi
sorgulamaya istekli olun. Bir şey size doğru geliyorsa, onu benimseyin ve ona
göre yaşayın. Ancak sadece size öyle yapmanız söylendiği için körü körüne bir
şeyi yapmayın. Size ilham veren dini liderler gibi, içinizdeki özgün lideri
bulun ve bu lideri dünyaya gösterin. Kendi değerlerinizle uyum içinde
yaşadığınızda, içinizdeki liderlik size ilham veren misyonunuzla birlikte,
kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Geçmişte sahip olduğumuzdan daha büyük bir
manevi lider ortaya çıkmaması için bir neden yok.
Değerler Prensibi Kitabından
*****
Halis ŞAHİNER
Daha fazla bilgi ve yaratım araçları için online atölye
çalışmalarıma katılabilir veya kitaplarımı satın alabilirsiniz.
İletişim: 0 553 06 00 464
Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabı
Daha İyi Bir yaşam için
BİLİNÇLİ YARATMA SANATI
Sayfa : 256
******************************
Kitapları Temin İçin : cekimyasasi@hotmail.com
Tel/Whatsapp : 0 553 06 00 464
0 yorum: